TENCERE DİBİN KARA

12/22/2016 02:13:00 ÖÖ

Şu giriş kısmı için bir çözüm bulsam herhalde iyi olur. Konuşmalara da giriş yapamam ortasından başlarım hep zaten. Belki de bu yüzden Türk dilinden 18 almışsındır Nur ? Neyse.. Girizgah olarak bugünkü 76. ev bakmamla başlayayım , sonra inşallah konuyu bir yerlere bağlarım.

Ekim ayından beri yaşadığım ilçedeki tüm evleri gezdim. Yani bir emlakçı olabilecek kapasiteye sahibim. Oh sorry baby , emlakçı diyemeyiz zira mesleklerin isimleri artık daha havalı. Emlakçı değildir o olsa olsa gayrimenkul danışmanıdır. Son günlerde 3 adet eğitime katılmış her kişi istediği mesleği seçebiliyorsa ben neden bir gayrimenkul danışmanı olmuyorum ? Neyse benden 5 dakika gösterdiği ev için komisyon olarak 2000 tl isteyen tüm emlakçıları gezdim. Sonunda sahibinden ilanlara bakmaya başladım. İlanlarda mini bir saray yavrusu görünümünde olan evler nedense gerçeğinde ahıra benziyor. Hmm demek sanalı başka reeli başka. At bunu cebe , bu cepte 1. bilgimiz.

Dün akşam yine sahibinden bir ilan gördüm. Allahım ev şahane , inanamadım. Sanki sevgilimin telefonunda "aşkım yarın saat 2 de kadıköy iskelesinde buluşalım mı ? " diye mesaj görmüş gibi çılgına döndüm. (Anlamayanlar için bkz ; sen miydin sevgilimi çalan cümleli muazzam şarkı ) Gece 12 olmasa arayıp tuttum ben diyeceğim. İyi ki gece 12'ymiş. Bugün evi görmeye gittiğimizde tam olarak bir eve mi yoksa morga mı geldiğimizi çözmeye çalışırken buldum kendimi. Çatı katı ve benim resimde oda olarak gördüklerim balkonmuş. Balkonlar içeri alınıp oda yapılmış. Ev sahibi bir yandan sol kulağıma evi öyle bir anlatıyor ki , gözlerim bozuk ama o kadar da bozuk değil. Ama o kadar bozuk olsa inanırım yok böyle bir pazarlama. Evi yeni yaptırdım , yalıtımı yeni yaptırdım , mutfak dolaplarını yeniledim , banyoyu yeniledim falan filan. O seri şekilde konuşurken benim gözüm yerde gezinen minnoş böceğe takıldı. Ya bakar mısınız ne tatlış evcil hayvanı da ücretsiz hediye ediyor ! Demek ki her pazarlanana inanmamalıyız. Attın mı bunu da cebe ? At at buda 2. bilgimiz.

Mutfak dolaplarına gireyim bir de yeni yaptırdığı. Dolapları yeni yaptırdım dediği de dolap iskeleti eski , kapaklar eski sadece içlerine mdf raf kestirip koymuş. Yani sadece raflar yeni ve onlar da en dandik raflardan. Hah bak burda şahane bir 3. bilgi var. Rengi güzel olsa da içini bir açıp bakmalıymış insan , vitrinine değil iklimine mevzuu. İçi çürümüş ve kokuyor olabilirmiş.

Ha şimdi bunları çok güzel bir yere bağlıyorum bak. Diploma dersem herkes anlar herhalde anlamayanı dövüyorlar çünkü. Ama benim meselem diploma değil , diplomaya karşı olayı kahkahalar atarak izleyen diğer reklam ajansı sahibi , ceo , metin yazarı , grafiker , "fotografır " arkadaşlarla. Bir çirkef bir çirkefe bre çirkef gel beraber ..... Malum hesapta dalga geçenlerin içinde bir çirkef gördüm mesela. Diplomalı psikolog-sosyolog abla kadar çirkef hemde. Eleştiriyi her türlü aşağılayan , görmemişin önde gideni çocuğunu kullanan bir çirkef. Yahu aynı bokun lacivertisin neyle dalga geçiyorsun Allah aşkına ?  Kiminiz benim param var diye bağırıp parasını satıyor , kiminiz ben halktanım ayağı yapıp malı götürüyor , olan takip eden yurdum insanına oluyor. Kapağınızı açıyorum ki çürümüşsünüz , kokuyorsunuz , renginiz güzel ama o renk size gitmemiş. Evi yeni tamir etmişler , halka sunmuşlar ama içinde böcekler geziyor , ev kurtlanmış.

Ayşe evinde otururken açıyor instagramı bakıyor ki Mazhar , Fuat , Özkan tanıtımda. En gösterişli kıyafetlerini giymişler , makyaj desen on numara , saç baş desen düğündeki görümce gibi yapılı. "Gel vatandaş " diyorlar "gel , bebek arabasının en iyisi bu." Ayşe'nin böğründe taş. Ayşe havar komşşularr havarrr diye basıyor feryadı. Ayşe alamamış o bebek arabasını , bebeğine en iyi bebek arabasını veremeyecek. Zaten o o kadar bakımlı değil , eyvahlarım olsun kocişi ona öyle süprizler yapmıyor , evlilik yıldönümlerinde Fıqqa restorana gidememişler , tatilde reksosta değiller. Hooooop düştü mü Ayşe bunalıma ? Düştü.

90'lar ve öncesi çocukları iyi hatırlar yiyecek reklamı varsa değiştirilen kanalları , sokakta yemek yememe adabını , arkadaşlarına yeni kıyafet özendirmemenin inceliğini , yeni bir şey alınırsa çok fazla göstermeme usulünü. Şimdi para verilebilecek her şey bir tık kadar uzağımızda. Para verdiği veya vermediği ama maddi bir değeri olan her şey ekranımızda. Yani dışarıda tuvalete sıçsa , para verdim diye çekip instagrama atıcak insanlar biliyorum. Bir şey demeyin , zinhar demeyin çünkü derseniz ölürsünüz. Kıskanç olursunuz , çekemiyor fesat olursunuz.

Ama son 2 günde öğrendik ki ; işler göründüğü gibi değilmiş. O şaşalı hayat öyle güzel değilmiş. Aşırı mutlu mutlu değilmiş. "Sen kimsin ki ? " diye insanları aşağılayan insan değilmiş. Onun düştüğü durumla dalga geçene de bakın. Kendi arkadaşlarının nasıl saniyede sattığına da bakın. O kişilerde tam olarak aynı kokuşmuşluktalar. Sanalda başka reelde başka imiş. Bi de benim son kısmında da sıkıntılarım var imiş. Daha fazla debelenmeden bir kitap önerisi ve bir film alıntısıyla yazımı sonlandırıyorum.

"yok ağbiler yok. hiç alkışlanacak şey değil. babam da olsa, halkı kazıklayanın alkışlanmasını istemem. 
bakın, bizim mahallenin başında, köşede, papağan hüsnü'nün benzin istasyonu var. benzine su katıyor. demin bahsettim, kasap hayri var ya, ete neler katıyor neler... bakkal hacı rüstem var, hacı oldu, dalavereye bırakır dedik, oooooo şimdi her şeye bir şeyler katıyor... 
havagazını açiyorsun içine hava katmışlar. ilaç alıyorsun, kireç katmışlar. efkarlanıyorsun rakı alıyorsun, rakı yok. diyeceğim herkes herkese bir kazık atıyor. sonra kendi canı şu kadarcık yandı mı veryansın ediyor... basıyor yaygarayı. hepimiz birbirimize bir kazık atarsak nasıl düzelir bu işler?.. ben derim ki, karşılıklı olarak saygılı olalım haklarımıza..." -yüz numaralı adam- 
Kitap önerisi : Chuck Palahniuk - Gösteri Peygamberi
Hadi eyvallah. En uzun geceden selamlar.

You Might Also Like

2 yorum

  1. Bu tam beşinci yorum yazmayı deneyişim. Diğerleri geldi mi gelmedi mi bilmiyorum ama inat ettim başaracağım.com. Bir instagram sayfasında bir yorumunu görüp sayfana geldim, paylaşımlarını ve akabindeki yazılarını görüp bir de üstüne blog sayfanın olduğunu fark edince huuooop buraya ışınlandım. Bir Edebiyat Bölümü öğrencisi olarak daha önce noktalama işaretlerini hunharca kullanan birini bu kadar hoş karşıladığımı hatırlamıyorum:) Noktayı, virgülü boşver de anlatımının dağınıklığı ve samimiliği nolacak :)) Bayıldım tarzına. Sen yaz ben buralardayım bundan sonra, kalemine sağlık :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yaa şimdi cevap verebiliyorum , çok teşekkür ederim hoşgeldin :) Ya sizden çok korkuyorum ben , Edebiyat bölümü öğrencileri ve mezunlarından :) Kafamdakiler de hep böyle dağınıktır benim , konuşurken de tam olarak böyle konuşuyorum. Tekrar tekrar teşekkür ederim :)

      Sil

Populer Gonderiler